ISTANBUL
Fazilet Partisi’nin kapatilmasiyla milletvekilligi düsürülen Nazli Ilicak, halki
bilinçlendirmek amaciyla Anadolu’ya çikacagini ifade ederek, “Beni onlar
sine-i millete döndürdü, o bakimdan çok tesekkür ediyorum. Çünkü o parlamentoda
artik istendigi gibi hareket edilemiyordu” dedi.
Bir basin toplantisi düzenleyerek, partinin kapatilmasi ve milletvekilliginin düsürülmesiyle
ilgili açiklamalarda bulunan Istanbul Milletvekili Nazli Ilicak, Anadolu’yu
gezecegini, yurtdisinda çesitli konferanslar verererek Türkiye’deki meseleleri hem
yurt sathina yaymayi hem de dünyaya anlatmayi düsündügünü söyledi.
SEÇMENE SÖZ VERDIM
Merve Kavakçi’yi kendisinin aday olarak seçmedigini, Kavakçi’nin mazbatasini
eline tutusturanin Yüksek Seçim Kurulu oldugunu belirten Ilicak, “Eger Merve Kavakçi
‘sakincali bir piyadeyse’ bunun hesabini Yüksek Seçim Kurulu’nun vermesi
gerekir. Halbuki böyle bir sey yok. O bakimdan Kavakçi’nin seçimi yasaldir ve
milletvekili olmak da onun hakkidir. Burada simdi çok komik bir olayla karsi karsiya
kaldik. Daha siyasete yeni girmisim. Sirf Genel Kurul’a birlikte girdigim için
cumhuriyete karsi bir komployu birlikte tertip ettigimiz iddia ediliyor. Oysa ben seçmenime
su sözü verdim; ‘Merve Kavakçi bana emanet. Biz de size emanetiz, bize verdiginiz
oylara sahip çikacaksiniz’, konusma bundan ibaret. Merve bana gelip, ‘Nazli
Abla sira bize geliyor’ dediginde, oralardan arazi mi olsaydim. Yani ona sunu mu söyleseydim,
‘Kizim senin basinda örtü var, sen vebalisin, aman zinhar bana yaklasma’ mi
deseydim.
Verdigim söze ihanet etmektense, ahde vefa göstermemektense, bu yasagi ben gögsümde
bir seref nisani gibi tasidigimi ifade etmek istiyorum” dedi.
NIYE HEDEF SEÇILDIM?
Fazilet Partisi’nin kapatilmasi olayinda medyanin meseleye Avrupa ile iliskiler açisindan,
demokrasi açisindan yaklasmak yerine ‘oh iyi oldu’ seklinde baktigini dile
getiren Ilicak, sunlari kaydetti: “Birinin patronunun hapse girmesi süratlendi,
benim sayemde girdi demiyorum. Meclis kürsüsünde bunlardan korkulmamasi gerektigini
insanlara anlatmaya çalistim. Yani ülkemizin bazi mukaddes inekleri yok, Hindistan’da
oldugu gibi, dokunulmazliklar yok ülkemizde. Ondan sonra 150 bin dolar maas alan
gazeteciler var, bu gazetelerin bünyesinde dedigim için üzerime gelindi. Onun için
medya tekellesmesi sona ermeden Türkiye’ye gerçek demokrasi gelmez.”
KARAR SIRITIYOR
Fazilet Partisi’nin kapatilmasi kararinin siyasi oldugunu ve hukuka da pek
oturamadigini anlatan Nazli Ilicak, söyle devam etti: “Belirli bir kadro içerisinde
yasaklanabilecegimi bekleyebilirdim. Çünkü odaktan kapatma konusunda benim de ismim
geçiyordu, diger milletvekillerinin yanisira ama dogrusu öyle Bekir Sobaci ile tek
basina yasaklanacagimizi düsünemezdim. Bence kimse de düsünemezdi. Ama bu kararin
siritmasi açisindan, haksizligin siritmasi açisindan böyle bir karar bence hayirli
olmustur.”
ANADOLU’YU GEZECEGIM
“Bundan sonra Anadolu’yu gezecegim, halki bilinçlendirme görevini ifa edecegim”
diyen Ilicak, “Aslinda diger yasaklilarla birlikte hareket edebiliriz, Tayyip
Erdogan, Hasan Celal Güzel gibi. Amacim, halkin kendi gücünün farkina varmasi. Bu bir
yerde sine-i millete dönmektir. Beni onlar sine-i millete döndürdü, o bakimdan çok tesekkür
ediyorum. Çünkü parlamentoda artik istendigi gibi hareket edilemiyordu. Liderler
sultasi var, parti içi demokrasi yok, Fazilet Partisini tenzih ediyorum. Çünkü
partimde rahat hareket ettim ve her defasinda partimi ben arkamda gördüm” seklinde
konustu.
BUNDAN SONRA
Ilicak, partideki bölünme konusuna da deginerek, sözlerini söyle tamamladi: “Talimatla
gelen bütünlesme, gerçek anlamda bir bütünlesme degildir. Isim empozesiyle bir bütünlesme
olmaz. Ama bir istisare neticesi, Bülent Arinç, Abdullah Gül gibi birtakim isimler
ortaya çikarsa, bu samimi bir bütünlesme olur. Yollar ayrilmis gibi görünse dahi bu
bir fetret devri, bundan sonra bu düsünce büyüyecektir. Kimse merak etmesin, bu
mücadele zaafa ugramayacaktir. Er ya da geç bu milletin ifadesi, düsünceleri iktidar
olacaktir.”
28 SUBAT KURBANI
Kendisini ‘’28 Subat kurbani’’ olarak tanimlayan Ilicak, ‘’Aldigim
bu cezayi seref madalyasi olarak gögsümde tasiyorum’’ dedi.
Yazdigi yazilardan dolayi hakkinda birkaç dava oldugunu da hatirlatan Ilicak,
‘’Bunun bedelini haydi haydi ödemeye hazirim’’ diye konustu.
‘’Hiçbir zaman istikamet degistirmedigini, yalpalamadigini’’ söyleyen
Ilicak, ‘’Meclis kürsüsünden milletin kürsüsüne terfi ettigini ve sesinin
millet sinesinde daha güçlü çikacagini’’ söyledi.
KUTAN’IN TELEFONU
Sorulari da cevaplayan Nazli Ilicak, ‘’yenilikçi harekete’’ olumlu
baktigini belirtti.
Ilicak, kapatilan RP’nin Genel Baskani Necmettin Erbakan ile Istanbul Büyüksehir
Belediyesi eski Baskani Recep Tayyip Erdogan’in önünün açilmasi gerektigine
inandigini kaydetti.
‘’Parti içinde bir yol ayrimi olsa dahi, o yolun sonunda bir yerde
bulusulacagina inandigini’’ dile getiren Ilicak, ‘’Yanilmayin, ilk
basta gruplasmalar elbette meydana çikacaktir. Ilk basta baska partilere meyleden çok
küçük, cüzi miktarda birkaç kisi de çikabilir. Ama sonuçta bütün kanatlar birlesecek
ve bir büyük bütün olarak bizim düsüncemiz iktidara gelecek’’ diye konustu.
Kapatilan FP’nin hiçbir milletvekilinden olumsuz tepki almadigini da söyleyen Ilicak,
partinin Genel Baskani Recai Kutan’in kendisine telefonda, ‘’Nazli Hanim,
biz sizi modern, bir insan diye partimize aldik. Demek siz gizliden gizliye laik
cumhuriyeti kemiriyormussunuz da haberimiz yokmus...’’ seklinde latife yaptigini
anlatti.
Nazli Ilicak, bir baska soru üzerine de, ‘’kendisini degil o tür haber
yazanlari talihsiz gördügünü’’ sözlerine ekledi. |
|
Merve’ye sahip çikacagima söz verdim
Merve Kavakçi’yi kendisinin aday olarak seçmedigini, Kavakçi’nin mazbatasini
eline tutusturanin Yüksek Seçim Kurulu oldugunu belirten Ilicak, “Sirf Genel Kurul’a
birlikte girdigim için cumhuriyete karsi bir komployu birlikte tertip ettigimiz iddia
ediliyor. Oysa ben seçmenime su sözü verdim; ‘Merve Kavakçi bana emanet. Biz de
size emanetiz, bize verdiginiz oylara sahip çikacaksiniz’, konusma bundan ibaret. Ne
yani; ‘Kizim senin basinda örtü var, sen vebalisin, aman zinhar bana yaklasma’
mi deseydim... Yaptigim, verdigim söze ihanet etmemekten ibar |
